Tarihçilik, doğası gereği durağan hâlde bekleyen bir bünyeye değil; sürekli hareket hâlinde olan bir
yapıya sahiptir. Dolayısıyla bu devinimde, sürekliliğin sağlanabilmesi için yeni bakış açılarına, keşif
bekleyen olgulara, farklı metotlara, değişik fikirlere, başka duyuşlara ve yeni sezgilere ihtiyaç
duyulmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Araştırmaları adlı eserimiz işte bu amaçlar doğrultusunda
daha önce neşredilmiş bilimsel çalışmalarımızın kitle ...