Şimdi şefkatinden çok uzak olduğum annem, dünyada en sevdiğim, en fazla değer verdiğim kişi. İşte hatırlıyorum, on beş sene evvel beni ilk defa sabah namazına kaldırmıştı. Hatırladığım kadarıyla yine böyle bir kıştı. Odasına bitişik olan küçük odamdaki küçük karyolamda uyurken sıcak, şefkatli bir öpücük gibi alnımı okşayan nazik eliyle, nazik, ince parmaklarıyla saçlarımı tarayarak:
Haydi, Ömerciğim kalk, demişti. Kalk, haydi yavrucuğum...
Destan ruhu taşıyan milli hikâyele ...