Meydandaki çay bahçelerinden birine oturmak geldi içimden sonra.
Çünkü Erdek bir kitap olsaydı, bu çay bahçeleri ilk cümlesi olurdu
onun. Gelindi mi oturulmalıydı. Bir çay, birkaç sigarayla, kıyıda
kayığında ağ onaran, çapari kösteği hazırlayan balıkçıları seyretmek,
bir tost isteyip, bacaklarıma sırnaşan kedilere atmak, yakın
masalarda konuşulanları dinlemek, birini bekliyormuş gibi ikide bir
saate bakmak iyi gelebilirdi. Gelmeliydi en azından.
Yine yaz akşaml ...