"Ve sonunda anlıyorlar ki nedametin izleri ne yüzdeki yaraya, ne çölde silinip giden
kervanın izlerine, ne de zemheride aşılan karlı dağlardaki izlere benzer. Bu iz en
yakınında duruyor, içinde çarpıyor. Ritimler birbirini şaşmadan izliyor, zaman zaman
değiştirilen bu ritimler menfi hükümler yüzünden dinginleşip sükûnete çekiliyorlar.
Yürekteki dilhun yaralar o kadar derin olur ki; aylar, seneler, asırlar geçse de, ne kadar iyi
edilip sarılmak istense de yine de iflah ol ...