Tarih, köleleştirebilir bizi. Aklımızı, fikrimizi, dünyamızı, hatta rüyalarımızı bir demir kafes içine alır ve kendi elimizle çattığımız umarsız bir kültürel hapishaneye dönüşebilir. Bu umutsuzluk pınarının yanı başında susuzluktan çatlarız. Baktığımız aynalardan nefret ederiz. Ve sonra sevgili hapishanemizden özlem duyulan bir dönem icad eder ve buna Çağ deriz. Ah o Altın Çağ, bizi bırakıp nerelere gitmiş, ufuklarımızı terk etmiştir!
Oysa tarih özgürleştirebilir bizi. Gönüllü hapis ...