O zamanlar on altı yaşımdaydım. 1883 yazıydı. Moskova'da, ailemin evinde yaşıyordum. Ailem, Kaluga sahiline yakın, Neskuçni bahçelerine nazır bir yazlık kiralamıştı. Üniversiteye hazırlanıyordum ama acelem olmadığından çok çalışmıyordum. Özgürlüğümü kısıtlayan birisi de yoktu. Fransız özel öğretmenimden de kurtulduktan sonra kafama göre takılmaya başladım. Öğretmenimin söylediğine göre Rusya'ya "bomba gibi düşmüş" (commeune bombe), bir türlü alışamamıştı. Bazen günlerce yatakta uzanıp dururdu za ...