Apartmanın giriş katındaki bu kapıyı daha önce hiç fark etmemiştim. Bekir kapının kilidini açtı, içeri girdik. Kapıyı içeriden kilitledi. İçerisi karanlık, ufakça, bir göz odaydı. Kapının birbiriyle birleşmeyen uçlarından sızan dışarının ışığı aydınlatıyordu içeriyi sadece. İçeride odunların kokusu, toz kokusuna karışıp ağır bir küf kokusunda birleşiyordu. Odadaki eski koltuğun ve tek bacağı kırık sandalyenin üstü toz kaplıydı.
"Niye geldik buraya?"
"Biraz baş başa kalalım istedi ...