Kasabada Ömerin destanını aradım, aksakallı,
mazi külçesi haline gelmiş bir ihtiyar, hem okudu,
hem anlattı:
? Yüzlerce yıl evveldi. Geçtiğin ovada bir şehir kuruluydu,
şimdiki bu, kurak, çatlak yaylalar vaktile, bol,
geniş gölgelerini salan ağaçlar, körpe fidanlar, bağlar,
bahçeler, çimler, çiçeklerle süslü idi... Tütmiyen bir
ocak, ekilmemiş bir karış toprak, sürülmemiş bir dilim
tarla yoktu. Bağlar arasından ırmaklar geçer, bahçelerde
kaynaklar fış ...